صراط عشق صراط عشق
Dışişleri Bakanı, İran’da ikamet eden İslam ülkelerinin büyükelçileriyle yaptığı görüşmede, “Ayrıca Mısır Arap Cumhuriyeti ve Müslüman ve kardeş ülke Marakeş da dahil olmak üzere bölgedeki diğer ülkeler ve İslam dünyası ile ilişkilerin geliştirilmesini ve ilişkilerin normale dönmesini memnuniyetle karşılıyoruz.” söyledi.
Dışişleri Bakanlığı binasında İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ve İran İslam Cumhuriyeti’nde ikamet eden İslam ülkelerinin büyükelçilerinin katılımıyla Kurban Bayramı münasebetiyle tören düzenlendi.
Dışişleri Bakanı bu törende şöyle söyledi: “Meslektaşlarımın inisiyatifiyle bugün siz hanımefendiler ve beyefendiler ile dünya Müslümanlarının büyük bayramı münasebetiyle yeniden bir araya gelme ve bu vesile ile bazı konuları kısaca tartışma fırsatı sağlamak amacıyla bu sonuca varılmıştır.”
Hac günlerine değinerek, “Hac ibadetinin kendine has bir mesajı ve manevi etkileri olduğu gerçeğine ek olarak, diplomatlar olarak bizim görüşümüz, İbrahimi Hac atmosferinden de yararlanarak İslam ümmetinin birliği başta olmak üzere İslam dünyasını etkileyen konulara her zamankinden daha fazla odaklanabilmemiz ve özel ilgi gösterebilmemiz için bir fırsattır.” diye devam etti.
Emir Abdullahiyan, “İbrahimi Hac’ın İslam dünyası âlimleri, Müslüman erkekler ve kadınlar ve gençler arasında toplantılar ve tartışmalar için bir platform sağlaması ve uluslararası koşulların, gelişen dünya sistemi ve düzeninin daha iyi anlaşılması ve İslam dünyasının meselelerine dikkat edilmesi için bir memnuniyet meselesidir.” dedi.
Dışişleri Bakanı, 13. hükümetin dış politika önceliklerine ilişkin şunları söyledi: “İran’ın cumhurbaşkanı Sayın Dr. Reisi hükümetinin dış politika öncelikleri arasında İslam dünyası ve bölge ülkeleriyle ilişkilere özel önem verilmektedir. Son aylarda Suudi Arabistan ile İran İslam Cumhuriyeti arasındaki ilişkileri diplomasi ve müzakere yoluyla normal bir duruma döndürebildiğimiz için memnunuz.”
“Ayrıca Mısır Arap Cumhuriyeti ve Müslüman ve kardeş ülke Marakeş da dahil olmak üzere bölgedeki diğer ülkeler ve İslam dünyası ile ilişkilerin geliştirilmesini ve ilişkilerin normale dönmesini memnuniyetle karşılıyoruz. Bu bağlamda Sudan’da yaşanan kriz ve iç savaşın çıkmasından duyduğumuz kaygıyı ifade ediyoruz.” belirtti.
Emir Abdullahiyan şöyle devam etti: “Şüphesiz İslam dünyasının düşmanları, İslam ülkelerini bölmek için geniş planlar yapmışlar; Son yıllarda Afganistan, Irak ve Suriye’de yaşananlar, İslam ümmetinin ve İslam ülkelerinin düşmanlarının planının bir parçasıdır. Bütün gayretimiz, İslam düşmanlarının, dünyadaki Siyonist lobinin İslam ülkelerini bölme planını son haftalarda Sudan meselesine ve bir iç savaşın yaratılmasına ve bu ülkenin bölünmesine odaklanmaları da dahil olmak üzere engellemeye yönelik olmalı ve bu yönde başarılı olunmamalıdır.Afganistan’da, Suriye’de, Irak’ta ve İslam dünyasının diğer bazı bölgelerinde peş peşe yaşanan krizlerde olduğu gibi, bu hain planı gerçekleştiremediler.”
İran’ın dışişleri bakanı Filistin meselesinin halen İslam aleminin ana meselesi ve önceliği olduğunu ifade etmiştir.
“Suudi Arabistan’ın muhterem Dışişleri Bakanı ile geçen hafta bu salonda bir görüşme gerçekleştirdik ve İslam dünyasının Filistin meselesini ana mesele olarak görmeye devam etmesi ve İsrail apartheid rejiminin eylemlerinden haberdar olması ve Filistin’in zayıflamasını önlemesi gerektiği konusunda hemfikiriz. Filistinlilerin hakları konusunda ise iki ülke İran ve Suudi Arabistan, bölgede ve dünyada rol oynayan diğer İslam ülkeleri ile birlikte daha güçlü ve daha anlamlı bir sesle mazlum Filistin halkına desteklerini sürdürebilirler.” açıkladı.
Emir Abdullahiyan sonunda şunları söyledi: “Son söz olarak, ne doğuda ne de batıda İran İslam Cumhuriyeti’nin politikasına sıkı sıkıya bağlı olduğumuzu vurgulamak isterim.
Siyasi bağımsızlık yolunda, ülkemiz İran’a, İran İslam Cumhuriyeti’nin ve İran halkının egemenliğine ne Batı’nın ne de Doğu’nun hakim olmasına izin vermeyeceğimize inanıyoruz; Ama hem Doğu hem de Batı ile çıkar, işbirliği ve etkileşim doğrultusunda ilişkilerimiz olacak ve dünyanın Doğusu ve Batısı ile ilişkilerin gelişmesini memnuniyetle karşılıyoruz.”
Devamında, “Tüm dünya ile güçlü ilişkilere sahip olmakla birlikte, İslam âlemi, bölge ve komşu ülkelerle güçlü ilişkilere sahip olmakla birlikte, hükümetimizin dış politikasının en önemli önceliği olarak kabul edildiğinin altını çiziyorum. Bu zamanlarda sizin ve dünyadaki tüm Müslüman milletler ve hükümetler için en iyisini diliyorum.” ifadesini kullandı.
